(28 Ağustos 1429 – 1438)
28 Ağustos 1429'dan yerini Çandarlı İkinci Halil Paşa'ya bıraktığı 1438 yılına kadar 9 yıl başvezirlik yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.
Bugün Çorum'un bir ilçesi olan Osmancık’ta doğmuştur.Doğum tarihi bilinmemektedir. Babası 1406-1413 döneminde Osmanlı Devleti başvezirliği yapmış olan Osmancıklı İmamzade Halil Paşa’dır.
İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi'nde Koca Mehmet Paşa'nın Amasyalı olduğundan bahsedilir. Bu bilgi o zamanki idari teşkilat açısından doğru olmakla birlikte, (Osmancık o sırada Amasya sancağına bağlıydı) aslen Osmancıklı olduğu, azlinden sonra buraya yerleşmesi ile de sabittir. Öte yandan, hanımlarının birisinin, Amasya’nın ileri gelen kişilerinden Kutlu Paşa’nın kızı Cihan Hatun olması Amasyalılık yanılgısına sebebiyet verebilmektedir.
Sultan I. Mehmet'in Amasya’da bulunduğu sıralarda Anadolu Beylerbeyi olmuştur. 1415 tarihinde bu rütbede büyük başarı gösterdiği için, Sultan II. Murat tarafından, tahta çıkışıyla birlikte başvezirlik makamına getirilmiştir. 1429-1438 yılları arasında başvezirlik makamında bulunmuştur. Azledilince Osmancık’a yerleşmiştir.
Koca Mehmet Paşa 1439 tarihinde Osmancık’ta vefat etmiştir. Mezarı adı ile de anılan İmaret Cami'nin bahçesindedir.
Sadrazamlık döneminde Bursa’ya iki hamam yaptırdığı kitabelerden belgelidir. Osmancık Güney Mahallesi, Kayadibi denilen mahalde şimdiki camiinin yanına bir okul ve aşevi yaptırmıştır.
- Danişmend, İsmail Hâmi, (1961) Osmanlı Devlet Erkânı, İstanbul:Türkiye Yayınevi.
- Yaşaroğlu, Kamil, "Nizammeddin Mehmed Paşa (Amasyalı, Koca)" (1999), Yaşamları ve Yapıtlarıyla Osmanlılar Ansiklopedisi, İstanbul:Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık A.Ş. C.2 s.370-371 ISBN 975-08-0072-9
- Buz, Ayhan, (2009) Osmanlı Sadrazamları, İstanbul: Neden Kitap, ISBN 975-254-278-5,
- Tektaş, Nazim (2002), Sadrâzamlar Osmanlı'da İkinci Adam Saltanatı, İstanbul:Çatı Yayınevi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Kopmuşuz bizler o öz varlık olan manzaradan
Bahseder gerçi duyanlar o onulmaz yaradan.
Derler ki: İnsanda derin bir yaradır köksüzlük
Budur âlemde hudutsuz ve hazin öksüzlük. (Y. Kemal Beyatlı)